~T~R~[1]
  FENERBAHÇE
 

FENERBAHÇE ANA BÜLTENİ;;

Rusya'nın Oyun Kurucusu ABD'li J.r. Holden. Portekiz Milli Takımı'nda Guardlar ve Forvetlerin Çoğu Brezilyalı. Fransa ve İsrail'de de Böyle Birçok Oyuncu Var. Belki Biz de Willie Solomon'u veya Khalid El-amin'i Türk Yaparak Bu Sorunu Giderebilirdik. devamı
Rusya’nın oyun kurucusu ABD’li J.R. Holden. Portekiz Milli Takımı’nda guardlar ve forvetlerin çoğu Brezilyalı. Fransa ve İsrail’de de böyle birçok oyuncu var. Belki biz de Willie Solomon’u veya Khalid El-Amin’i Türk yaparak bu sorunu giderebilirdik.

35. Avrupa Basketbol Şampiyonası’nı, bizim açımızdan bitime bir maç kala hüsranla noktaladık. Büyük umutlarla geldiğimiz İspanya’da şu ana kadar oynadığımız beş maçta sadece bir galibiyet alabilirken, sahada sergilediğimiz oyun da kimseye tat vermedi. Son İtalya maçında Japonya’daki mücadeleci görüntüye bir ölçüde yaklaşan 12 Dev Adam, bu karşılaşmayı da biraz da talihsiz bir şekilde kaybederek çeyrek final hayallerine noktayı koydu. Uzatmada yitirdiğimiz İtalya maçını eğer kazanabilseydik, dünkü sonuçlardan sonra belki de bugün Fransa ile çeyrek final mücadelesi yapıyor olacaktık. Ancak, açıkça söylemek gerekirse daha önce sergilediğimiz kötü oyunlar nedeniyle bu çeyrek finali hiç hak etmedik.
 


Hücumda çok ağırız

Basketbol Milli Takımımız buradaki mücadelesinde zaman zaman savunmayı iyi yaptı. Ancak, hücumda çok büyük sıkıntılar yaşadı. Özellikle Almanya ve Slovenya maçlarında son derece düşük skorlarda kalmamızın en önemli nedeni belirgin bir hücum planımızın olmayışıydı. Hücumda son derece ağır hareket ediyoruz. Top hızlı dolaşmadığı için boş pozisyon üretemeyip zorlama dış atışlara kalıyoruz. Çember altını hemen hiç kullanamıyoruz. Hal böyle olunca da skorerlerimizi devreye sokamıyoruz.

Tanjevic’e inanmıyorlar

Bu arada oyuncuların teknik yönetime çok fazla inanmadıkları da bir gerçek. Zaman zaman yapılan değişikliklere gösterilen tepkiler bunun kanıtı. Yapılan çok fazla oyuncu değişiklikleri de takımımızın zaman zaman dengesini bozuyor. Belirgin bir başka sıkıntımız ise oyunun bazı bölümlerinde uzun süre skorsuz kalışımız. Özellikle üçüncü çeyreklerde baş gösteren bu sendrom rakiplerimize büyük seriler yakalama imkanı veriyor. Örneğin Almanya maçında 14-0, Slovenya maçında 21-1 ve İtalya maçındaki 14-0’lık seriler bunun göstergesi.

Herkesin büyük umutlar beslediği NBA patentli oyuncularımızın özellikle yardımlaşmada ve savunmada istenilen düzeye gelemedikleri de ortada. Tabii bu da takım ruhunu olumsuz etkiliyor. Ancak, bu onların suçu değil. Onlar NBA’de böyle bir düzende oynuyorlar. Orada çok fazla savunmaya prim tanınmıyor. Bireysellik ön planda. Ayrıca, bu oyuncuların hiçbiri NBA’de de başrol oyuncusu değil.

Guard sıkıntımız var

Özellikle oyun kurucu bölgesinde çok sıkıntı çektik. Guardlarımız bir türlü verimli olup takımı istenilen tempoya ve düzeye getiremedi. Ülke olarak oyun kurucu sıkıntısı çektiğimiz gerçeği ortada. Birçok ülke bu sorunu yabancı oyuncuyu vatandaşlığa geçirerek çözmüş durumda. Örnek olarak, dünyada basketbol devleri arasında yer alan Rusya’nın oyun kurucusu ABD’li J.R. Holden. Portekiz Milli Takımı’nda da guardlar ve forvetlerin çoğu Brezilyalı. Fransa’da Tariq Kirksay, Boris Diaw gibi oyuncuların hepsi devşirme. İsrail’de de Jeron Roberts örneğini gösterebiliriz. Belki biz de Willie Solomon’u veya Khalid El-Amin’i Türk yaparak bu sorunu giderebilirdik.

Ayrıca, İspanya’ya getirmediğimiz Ömer Onan, Tutku Açık ve Serkan Erdoğan’ı da çok aradık. Özellikle şut atamadığımız bölümlerde Serkan bize ilaç olabilirdi.

GEÇTİĞİMİZ SEZONUN EN DEĞERLİ OYUNCUSU

29 yaşında ve 1.88 metre boyundaki Solomon, Vancouver Grizzlies, Aris, Hapoel Jerusalem, Efes Pilsen ve Maccabi Tel Aviv’de oynadıktan sonra 2006-07 sezonunda Fenerbahçe Ülker’e geldi. Sarı lacivertlilerin şampiyonluğunda başrol oynayan Solomon, sezonun en değerli oyuncusu seçildi. 49 dakika önce..